tag:blogger.com,1999:blog-63096135756410689572023-11-15T16:00:07.998+03:00matruşkamatrushkahttp://www.blogger.com/profile/14913693850717883530noreply@blogger.comBlogger50125tag:blogger.com,1999:blog-6309613575641068957.post-70130661688434288722022-03-17T03:03:00.000+03:002022-03-17T03:03:16.494+03:00in the middle<p><br /></p><p>I don’t know who I am in the middle </p><p>of a night or a nightmare, alone</p><p>who could not say we would meet again </p><p>to jump into illusion of dreams.</p><p>This is a run away with a few words to feel </p><p>your reflections into mine.</p><p>Outsiders from little Earth of a virtual universe </p><p>could burn there </p><p>if try to look inside of their souls. </p><p>Run away, run and run and run and run and run</p><p>and away but be quite when run, hush my suave,</p><p>hard to feel in there but</p><p>already know I'm in the middle of a night reflection or a nightmare.</p><p>Music on my ears and asking “is it truth or dare?”</p><p>Who cares if I’m in a middle of a night like a mare.</p><p>Please smile, even if I'm a mare in the middle of tonight.</p><p>Music in my eyes and looking yours to get a dare </p><p>to jump into dreams from a nightmare to </p><p>be an illusion of mare. </p>matrushkahttp://www.blogger.com/profile/14913693850717883530noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6309613575641068957.post-63923945324143674462019-07-24T02:59:00.002+03:002019-07-24T03:08:50.226+03:00Geç oldu artık. <div class="p1" style="color: #454545; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal;">
<br /></div>
<div class="p1" style="color: #454545; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal;">
<span style="caret-color: rgb(0, 0, 0); color: black; font-size: small;">Bileklerimden astım kendimi </span><br />
<span style="caret-color: rgb(0, 0, 0); color: black; font-size: small;">Gözümün yaşı akarken silmiş alnımın yazısını</span><br />
<span style="caret-color: rgb(0, 0, 0); color: black; font-size: small;">Asla düşlenememiş bir geçmişi yaşamak uğruna şimdi</span><br />
<span style="caret-color: rgb(0, 0, 0); color: black; font-size: small;">Geleceğimin anılarını kazıyorum ellerimin ayalarından</span><br />
<span style="caret-color: rgb(0, 0, 0); color: black; font-size: small;">Sığındığım urganın ilmeğinden süzülen saçlarımla</span><br />
<span style="caret-color: rgb(0, 0, 0); color: black; font-size: small;">Parmak uçlarımı okşuyorum kesik yerlerinden</span><br />
<span style="caret-color: rgb(0, 0, 0); color: black; font-size: small;"><br /></span>
<span style="caret-color: rgb(0, 0, 0); color: black; font-size: small;">Geç oldu artık, lütfen beni uyut. </span></div>
matrushkahttp://www.blogger.com/profile/14913693850717883530noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6309613575641068957.post-60428040471300193642019-05-01T18:58:00.001+03:002019-11-10T01:00:34.474+03:00Aniden gelen düşüncelerimin gerçekliğiyle savaşmak yerine onları yazdım.(Kendi kendime söylenmeyi bırakarak buraya yazmaya karar verdim, bunca zaman sonra.)<br />
<br />
Neden itiraf etmeden duramıyoruz? Neden kimse bize nedenleri sormazken biz nedenleri kendiliğimizden açıklama ihtiyacıyla doluyoruz? Kimsenin açıklamaları dinlemediği fakat sürekli kendileri kendi dertlerini açıklamayla dolup taşarlarken bunun farkında olanlar da aynısını farklı yollarla yapma eğilimiyle uyanıyoruz?<br />
<br />
<br />
Çok ama çok uzun zamandır koluma sepet gibi taktığım bir işle uğraşıyorum geceli gündüzlü. Bazen onu yapmaya dair tek satır ilerleyemesem de zihnim ve ruhum kendine es vermeden ona dair düşüncelerle köpürüyor kaynayan bir süt gibi. Düşüncelerim alev gibi yoğunlaştıkça taşıyorum, tüm ocak süte bulanıyor, mutfak süt yanığı kokuyor. Kendimi nasıl ifade etmem gerektiğini bulamıyorum.<br />
<br />
<br />
<br />
Daha önce böyle yol ayrımlarına gelmişimdir elbette, hatta şu an hatırlamıyorum muhtemelen çoğunu. Fakat şu bitirmeyi umduğum tez tam 2012 şubatından beri beni kendine yâr etti. Vazgeçsem olmuyor, bitirmeye de elim gitmiyor.<br />
<br />
<br />
Sızlanmadan geçirmem gereken zamanlar fakat halet-i ruhiyemin beni ani duygu kırılmalarıyla sınaması durumu zorlaştırıyor. Eskiden "günde dört mevsim değiştiriyorum" derdim bu hallerime ama artık bedenim bu ritmi kaldıramıyor açıkçası, yaşlanmak mı bu acaba?<br />
<br />
Oysa böyle nice satır yazmak istiyorum, özgürce. Ve yine oysa bu teze başladığımda da özgürlüğüm için seçmiştim bu konuyu. Özgürlüğü ve köleliği düşüncelerimizde yaratıp söndürebiliyor muyduk aniden? Neden durmadan sadece sorular sormak istiyorum kimsenin cevaplamaya yeltenmeyeceği? Hem de kimselerin okumadığı ve okumayacağı buralara neden tekrar uğruyorum acaba?<br />
<br />
<br />
Bugün mayısın biri. Ben sızlanmaları terk edip kendime inancımı en derin depolarımdan çıkararak yoluma devam edebilmeliyim artık. Yoksa hayatta kalmış olmamın bu 4 senenin sonunda hiçbir yararı olmayacak. Bari geçmişten gelen ne varsa süpüreyim artık, yüklerin fazlasını atayım. Kendi köleliğime son vereyim zihnimin kuyusundaki. Olmayacak çünkü böyle daha fazla, ölmesini beceremediysem yaşamanın hakkından gelebilmeliyim.<br />
<br />
<br />matrushkahttp://www.blogger.com/profile/14913693850717883530noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6309613575641068957.post-90822011987826837112017-12-12T00:13:00.000+03:002017-12-12T00:41:04.588+03:00Hiç_Karlı bir kış gecesiydi düşünceler beni sardığında, yılbaşından üç gün sonrası. Bir apartmanın sekizinci katındaki eşyalı dairemizdeydim. Açıkçası düşüncelerimde kayboluşlarım daha eskiye dayansa da kaybolmak nefes almak gibi normaldi benim için yıllardır. Ama içimdeki tartışmalar o gece çok başka bir yere geldi. Çok aniydi. Başlarda, yorgun bir günbitiminde başlayan kar yağışını dondurucu soğuktaki balkonumuzdan izlemek iyi gelmişti. Sıcak bir kahveyle beraber düşen kar tanelerini izlemek dinginlik vermişti. Ta ki havanın karanlığının çöküp beni bambaşka anlara götürmesine karşı çıkamayana dek.<br />
<br />
<blockquote class="tr_bq">
<blockquote class="tr_bq" style="text-align: right;">
<i><b>benim de ölümüm gelip çatacak bir gün<br />ışık dalgalarıyla parıldayan bir baharda<br />uzak ve dumanlı bir kışta<br />ya da feryat figandan arınmış bir hazanda</b></i></blockquote>
</blockquote>
<blockquote class="tr_bq" style="text-align: right;">
<i><b>_Furuğ </b></i></blockquote>
<br />
<blockquote class="tr_bq">
<i>(Kış bebeğiyim ben. Oldukça kar yağışlı bir günde, annem misafirliğe giderken daha fazla dayanamamışım karnında. Ne acelem varmış bu dünyaya gelmek için inanın bilmiyorum. Oldu işte bir defa ki bu satırları dahi yazacak birine dönüştüm, geri dönemiyorum.)</i></blockquote>
<br />
<br />
<br />
Bir salonu ve açık mutfağıyla bir yatak odasına sahip olan dairemizde bize ait en yoğun şeyler kitaplardı. Onlar da olmasa benim ben olmadığımdan emin olacaktım. Muhtemelen o bulantım da çok daha öncesinde başlayacaktı.<br />
<br />
Zamandaki an parçasının minnacık bir yerinde tutan bir iç çekilmesiydi benimki. Aslında hiç aklımdan çıkmayan fakat -an parçalarının bazılarında- beni bayıltacak hale getiren ölüm düşüncesiydi içimi tüketen. Üstelik keşke kendi ölümüm olsaydı dediğim bir ölüm bu. Annemin yokluğunun yüz seksen üçüncü gecesiydi o gece.<br />
<br />
Bulantı'yı uzun zaman önce okumuştum. Varoluş sancısı çektiğim zamanlarda oradakine yakın hisleri de yaşamıştım. Hiçbiri o geceki kardan tiksinişimin raddesine ulaşamazdı. Balkon camından dışarıya doğru sarkarak yakmıştım sigaramı. Günlerdir doğru dürüst uyku uyuyamamıştım. Ama sanki bir sürü taş yutmuşum gibi geçen yüz seksen üç günde benliğiminin konuşmaları iyice değersizleşmişti. Saatlerce boş bir sayfaya, bir duvara ya da öyleyce boşluğa bakabiliyordum. İşte öylece kar yağışını izlemeye daldım ardı ardına çekilen sigara nefesleriyle. Bütün Ankara bembeyaz olmuştu. Saat oldukça geçe vurduğu için hiç ayak izi de yoktu.<br />
<br />
"Yarın annemle karda yürüyelim." diye geçmişti içimden. Minnacık bir an parçası. Kahreden bir an parçası. Tüm yaşamımı mahfeden an parçalarının en derini. Beni ayak bileğimden çeken bir an parçası.<br />
<br />
Ve o fark ediş; bu yağan karın toprak üzerini kaplaması ile onun üşüyeceği düşüncesi. Buz gibi havada onu yalnız bırakmışlık hissi. Düşen her kar tanesine duyulan nefret. Domino taşlarının yıkılışı kadar hızlı geçen diğer tüm boğulma anları. Aniden öğürmeler ve kardan tiksinti. Olduğun yere çökme ve hıçkırıklar. Aylarca -yıllarca- süren etkisi.<br />
<br />
Artan bir ivmeyle özlüyorum. Hiç geçmedi. Hiç geçmeyecek. Hiç bitmeyecek. Hiç olmayacak. Hiç dinmeyecek.<br />
<br />
<br />
Hiç.<br />
Hiç.<br />
Hiç.<br />
<br />
<br />
<br />
,<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />matrushkahttp://www.blogger.com/profile/14913693850717883530noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6309613575641068957.post-48507091523819302052016-01-03T02:06:00.000+02:002016-01-03T02:44:46.282+02:00BilemediğimBen ne yapmaya çalışıyorum? Oysa bilmiyorum.<br />
<br />
Sanıyorum beş gündür yatıyor, yemek yiyor, film izliyor, müzik dinliyor, ağlıyor, kahve içiyor, duş alıyor, film izliyor, kendiyle konuşuyor, çay içiyor, müzik dinliyor, şarap içiyor, yatıyor, uyuyamıyor, kalkıyor, sigara içiyor, şarkı söylüyor, sigara içiyor, kardan tiksiniyor ve yatıyorum.<br />
<br />
Bir şeyler arıyor gibiyim. Bulunamayan bir şeyler arıyorum; seslerde, tatlarda, görüntülerde, sözcüklerde, bardaklarda, ellerimde ve hatta kafamda bir şeyler arıyorum. Bulamadığım bir şeyler arıyorum.<br />
<br />
Aradığım bir his mi? Sanırım. Eğer aradığım kaybettiğim bir kalem yahut saç tokası olsaydı çoktan bulurdum değil mi? İnsan bir his arıyorsa, onu nasıl bulur ki?<br />
<br />
Tüketme noktasındayım üstelik, elimde olan diğer hisleri de. En azından henüz elimde olan hisleri -elimde olduğunu var_saydığım hisleri-. Kocaman, bir kendinden nefret, noktasındayım. Çok büyük bir gerçeklik karşımda duruyor çünkü şu gün ve şu saatte. Günlerdir önümdeydi oysa tümü, ama ben şu an idrak ediyorum hepsini. Çok geç, değil mi?<br />
<br />
Bu kez olmayacak gibi görünüyor portreme bakınca. önümde bir baş_yapıta dönüşmesi gereken iki hafta varken, bir baş_kayıp olarak tarihe gömeceğim şu tarihleri.<br />
<br />
<br />
<br />
Nereye gidebilirim? Neyi terk edeceğimi bile bilmiyorken nereye gidebilirim? Kendini terk etmenin yolu ölümden geçiyor gibi duruyor. Fakat günlerdir dediğim gibi;<br />
<br />
___Vazgeçsem olmuyor, ölsem olmuyor.matrushkahttp://www.blogger.com/profile/14913693850717883530noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6309613575641068957.post-58599401202993133292015-12-31T03:32:00.002+02:002015-12-31T03:34:24.277+02:00Matruşkanın GizemiYok oldu.<br />
Gün be gün mü geçiyor soluklar<br />
Yahut<br />
Yıl be yıl mı akıyor evren bedenime?<br />
Zaman,<br />
kırıl-dı.<br />
Bana ait değil tik taklar.<br />
onsaatsekizdakikadır<br />
Oturan ben miyim<br />
ki değil miyim şu sandalyede?<br />
Hiç bana ait olmadı uzay boşluğundaki tik taklar!<br />
O halde?<br />
<br />
Kaybettiğim sen misin ey yelkovan?<br />
Göz kapaklarımı kim çaldı peki?<br />
Kalbim davulunu mu yitirdi?<br />
<br />
Dilim mi kırıldı sanki.<br />
Sanki bir nefes susuşu mu bu.<br />
Kar taneleri tırmalıyor ensemi.<br />
Bu zamansız zaman-dışılık<br />
içemeyeceğim kadar demli.<br />
Ben açık severim çayı.<br />
<br />
<br />
Öyleyse<br />
Kabullen,<br />
atıldın dünyanın zamanından matruşkanın gizemi.matrushkahttp://www.blogger.com/profile/14913693850717883530noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6309613575641068957.post-63035986378917424682015-11-30T04:24:00.001+02:002015-11-30T04:24:37.584+02:00The Hole<span style="font-family: Georgia, Times New Roman, serif; font-size: large;">Boşluk: Yirmiyedi yaşımda yitirdiğim <i>annem</i>dir.</span>matrushkahttp://www.blogger.com/profile/14913693850717883530noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6309613575641068957.post-1611612311894616212015-10-24T02:10:00.004+03:002015-10-24T02:10:50.203+03:00Yalnız_caYalnız yaşadığım bir gün daha<br />
Yalnızlığı düşünmeden<br />
öylece yaşanılan yalnız bir gün.<br />
<br />
Yalnız yaşanılan günlerden biri<br />
yahut<br />
Yalnız ölünen bir gün<br />
de diyebilirim.matrushkahttp://www.blogger.com/profile/14913693850717883530noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6309613575641068957.post-63435521673765240812015-10-18T22:27:00.001+03:002015-10-18T22:27:06.890+03:00Anlatamayış<div>
18 Ekim '15</div>
<div>
<br /></div>
Yokluğu anlatmanın sözcüklerini bulamıyorum, hâlâ. Bulsaydım eğer, çoktan yazardım ne varsa içimde yokluğa dair. <div>
<br /></div>
<div>
Günlerdir bir iki satır da olsa yazmam gerektiğini düşünsem de histerik uykularla yahut histerik uykusuzluklarla başa çıkmaya çalışıyorum.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Daha fazla yazamayacağım. Yazarsam darmaduman olacağım. Yazmayarak ertelemek şimdilik daha kolay <i>gibi</i>.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Hiç.</div>
matrushkahttp://www.blogger.com/profile/14913693850717883530noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6309613575641068957.post-27007654528124033892015-07-20T16:46:00.000+03:002015-07-20T16:46:02.869+03:00ağırbir çorba kepçesiyle erimiş kurşun içiyorum ağır ağır,<br />
hepsi bu.<br />
hiç.matrushkahttp://www.blogger.com/profile/14913693850717883530noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6309613575641068957.post-39422374560832041392014-10-10T17:04:00.000+03:002014-10-10T17:05:30.423+03:00kendimsiztarifsiz zamanlar bunlar<br />
<div>
sözcüklerle mutsuzlukların dile gelemediği </div>
<div>
ağlayışların ardı</div>
<div>
<br /></div>
<div>
bildiğim dertler bunlar</div>
<div>
tesellilerse hep aynı</div>
<div>
lâkin</div>
<div>
yorgunluğum dizim boyu</div>
<div>
<br /></div>
<div>
kendimi neyleyim?</div>
matrushkahttp://www.blogger.com/profile/14913693850717883530noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6309613575641068957.post-84355725277877623612014-06-11T01:38:00.002+03:002014-06-11T01:38:17.790+03:00kara bir düşünce rüyasıgecenin karanlıklarını giyiyorum üzerime.<br />
hani senin o en sevdiğin siyah gömlekli<br />
kadınlardan âlâ, daha derin bu karanlık siyahlara bürünüyorum.<br />
kimsenin kirli çamaşırlarını yıkamak zorunda olmadığı bir<br />
dünya hayal ettiğim zamanlarda,<br />
bir karahindibayı uçuşsun diye üflüyorum<br />
rüzgara sığınan nefesimle<br />
-artık almadığımı düşündüğüm nefesimle hem de-<br />
bir kez bile sarılmayı çok gördüğün<br />
gidişinin sabahında<br />
bir otobüsün aşınmış koltuğunda<br />
oturmakla bakındığım o dakikalarda,<br />
tüm ruhlarımın sana küstüğünü<br />
bilmedim ben o anda.<br />
hiç göz yaşı dökmüyorum oysa.<br />
sokaklara,<br />
kaldırımlara,<br />
yağmura<br />
ve<br />
soğuğa<br />
bedenimi vurduğumda gidişinin ertesi akşamında<br />
hâlâ bilmiyordum uzaklığının anlamını.<br />
anlam denilen sözcüğün mânâsını<br />
bugün de dolduramadım.<br />
uzaklığını yakın kılamıyorum adam.<br />
uzaklığına, elveda.matrushkahttp://www.blogger.com/profile/14913693850717883530noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6309613575641068957.post-76038116676235691892014-06-11T01:16:00.000+03:002014-06-12T12:08:48.230+03:00ÇorbaVazgeçsem rahatlayacağım hayallere sahibim.<br />
<br />
<br />
Düşüncelerimi ellerimle kevgirden geçirsem diyorum<br />
Hani diyorum ellerimin ayası kanayana kadar kevgirden geçirsem<br />
posasını görene dek<br />
kevgirden geçirsem düşüncelerimi<br />
bakkaldan aldıklarımdan arta kalan bir naylon poşete atsam hepsini de<br />
bağlasam ağzını, mutfak bataryasının sıcak su tarafına assam diyorum<br />
Mis gibi arınmış düşüncelerimi koysam ocağa<br />
kaynayana kadar terbiyesini hazırlasam<br />
Bir yumurtanın sarısına harfleri döksem A'dan Z'ye<br />
biraz tuz, biraz anlayış serpsem üstüne<br />
Çatalın ucuyla çırparken köpük köpük etse hepsi diyorum<br />
Tıkırdamaya başlayan düşüncelerimden bir kepçe alsam da<br />
eklesem yavaş yavaş içine -kesilmesin düşünceler-<br />
Ve hazır sonunda, sofrada!<br />
Şefin tavsiyesi: Üzerine -kızdırdığım pul pul yanlışlarım- gezdirilmelidir.<br />
<br />
<br />
Afiyet olsun.matrushkahttp://www.blogger.com/profile/14913693850717883530noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6309613575641068957.post-42430962912539593632014-06-11T01:02:00.000+03:002014-06-11T01:02:01.935+03:00SarmaşıkBir o yana<br />
Bir bu yana<br />
Koşturulup durulmayan<br />
günün ertesiydi baktığım.<br />
Duruşuna yenik sarmaşık<br />
döne döne uzanıyordu<br />
gök denemeyen mavisiz griye.<br />
İliştiği dikenli tel<br />
yeşertmedi, soğuktu hava.<br />
Bir bardak suya özlediği tutkuyu<br />
ekti sanki.<br />
Eksik yanı tozlu dumanlı,<br />
ona bulandı.matrushkahttp://www.blogger.com/profile/14913693850717883530noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6309613575641068957.post-49177372095030499182014-05-07T11:33:00.000+03:002014-05-07T11:33:01.647+03:00Kırmızı GömlekÇamur gibi içtiğim<br />
bir fincan kahvenin<br />
yarısıyım bugün.<br />
Kül tablasının izmaritlerle<br />
dolduğu,<br />
güneşin bulutlarla saklambaç oynadığı,<br />
benimse mutsuzluğun<br />
sınırını çoktan aştığım<br />
bir gün bugün.<br />
Avuç dolusu ilaçlarla<br />
şifa aradığım<br />
lakin şifamın<br />
mutluluk olduğunu<br />
bana söyledikleri<br />
gün bugün.<br />
Tükenmeyen işlerin<br />
beni tükettiği bir<br />
günün sabahıyım bugün.<br />
Ve ben bugün<br />
her boşluğumu terkeyazıyorum.<br />
Bugün.<br />
<br />
Ben bugün<br />
kırmızı bir gömleğin rüyasıyla<br />
uyandım.matrushkahttp://www.blogger.com/profile/14913693850717883530noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6309613575641068957.post-72351038836472731912014-05-07T11:11:00.003+03:002014-05-07T11:11:55.498+03:00Olağan ŞeylerSiyah, -üzerine mavi aksa bile- siyahtır.matrushkahttp://www.blogger.com/profile/14913693850717883530noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6309613575641068957.post-81904754651242944772014-05-07T11:10:00.001+03:002014-05-07T11:10:50.258+03:00SerapSoldan masa lambasının ışığı ile<br />
gece saat yirmi üç sularında güneşleniyorken ben<br />
mürekkebimin denizi ellerimi buruşturuyor.matrushkahttp://www.blogger.com/profile/14913693850717883530noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6309613575641068957.post-58162716292370951882014-02-05T13:14:00.002+02:002014-02-05T13:15:06.526+02:00OnlarAğlayarak yazamadığım cümlelerim var<br />
Suretsiz kalplerin geri dönüşüne<br />
özendiğim anlar bunlar<br />
Rüyalarımda büyüttüğüm şairlerim var<br />
Kendimden âlâ<br />
dokunamadığım adamlar onlar<br />
<br />
18.11.13<br />
10:23matrushkahttp://www.blogger.com/profile/14913693850717883530noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6309613575641068957.post-68611346396842021552014-02-05T13:11:00.004+02:002014-02-05T13:11:43.688+02:00MeselaHuzurun adını değiştirsek<br />
ulaşmamız kolaylaşır mı dersiniz?matrushkahttp://www.blogger.com/profile/14913693850717883530noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6309613575641068957.post-78561923440635477252013-10-21T21:36:00.004+03:002013-10-21T21:36:52.328+03:00gecedeki düşünce<br />
ay, bulutun önüne çekiliyor<br />
bir tutulmanın arifesindeyiz.<br />
<br />
dokunuyorum boynunuzla<br />
ensenizin birleştiği çizgiye.<br />
tüy gibi hafif<br />
nefesim kadar derin bu gece.<br />
dokunsam
ağlamayacak olan gözlerinizde<br />
bir minik gülümseme görünce<br />
-ki uzundur bakmıyor gözleriniz<br />
kendine bile, kendine bile-<br />
haydin götürünüz beni<br />
diyorum<br />
içten içe.<br />
becerebilir misiniz<br />
hiç<br />
bilmesem de.<br />
<br />matrushkahttp://www.blogger.com/profile/14913693850717883530noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6309613575641068957.post-28855325174942670392013-07-11T21:52:00.002+03:002013-07-11T21:52:39.679+03:00"An" TemennisiHatrımda<br />
ezdiğim çimenlerden daha fazlası<br />
kalmalı<br />
günün ardına baktığımda.matrushkahttp://www.blogger.com/profile/14913693850717883530noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6309613575641068957.post-77546887195200117932013-07-11T01:15:00.000+03:002013-09-03T01:16:36.867+03:00ONBİRTEMMUZİKİBİNONÜÇKahve buğusu gözün<br />
Yüzün temmuz neminden.<br />
<br />
Mavi mürekkep tırnaktan akarken<br />
Kül sürdüğüm zihnimi<br />
Kadeh dolusu içiyorum.<br />
Ve işte ben<br />
asla olamayacağım güzellikteki bir kusurum.<br />
<br />
<br />
<br />
<br />matrushkahttp://www.blogger.com/profile/14913693850717883530noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6309613575641068957.post-69197773583845116172013-06-29T19:45:00.000+03:002013-06-29T19:45:20.534+03:00Bir His ÇöküntüsüHani aklıma düşüyorsun ya bazı bazı<br />
Balkona çıkıp fesleğenin kokusunu okşuyorum.matrushkahttp://www.blogger.com/profile/14913693850717883530noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6309613575641068957.post-13913908229159617972013-06-23T20:34:00.000+03:002013-06-23T20:34:42.048+03:00Erguvan<br />
bir çarşamba güneşinin yudumlarıydı gördüğüm.<br />
istanbul havasını anımsarken<br />
tuttum bir erguvanın tadına baktım<br />
-yorgun bir griydi öğle vakti kadıköy sahili<br />
aklımda sen yoktun-<br />
<br />
gülüşüne düşen saçının teline dokundum<br />
mavi bir mendili gömleğinin cebine koydum<br />
boynunun ılıklığını kokladım<br />
sen öylece duruyordun.<br />
Döndün<br />
gözlerin omzuma uzandı<br />
gardıroptan aldığın yeleği giydin<br />
şaşırdım<br />
bugün dedin, bugün...<br />
<br />
<br />
işte o gün ben bu günü gördüm.<br />
<br />
<br />
<br />
<br />matrushkahttp://www.blogger.com/profile/14913693850717883530noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6309613575641068957.post-11666023867243617892013-02-16T22:11:00.001+02:002013-06-29T20:19:11.255+03:00Kiraz<div style="text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;">Dokunduğum kar taneleri, eylüldü.</span></div>
<div style="text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;">Rüzgâr</span></div>
<div style="text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;">Şeftaliden kiraza.</span></div>
<div style="text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;">Dibinde yosunlar</span></div>
<div style="text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;">Kuzeye.</span></div>
<div style="text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;">Sen</span></div>
<div style="text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;">Bir bana,</span></div>
<div style="text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;">Bir kiraza.</span></div>
<div style="text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;">Şeftali kiraza,</span></div>
<div style="text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;">Yer köke,</span></div>
<div style="text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;">Kız göğe...</span></div>
<div style="text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;">Belki sırf bu yüzden</span></div>
<div style="text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;">Kar taneleri</span></div>
<div style="text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;">Paslı</span></div>
<div style="text-align: left;">
<span style="font-family: inherit;">Dudaklarına değdi.</span></div>
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
matrushkahttp://www.blogger.com/profile/14913693850717883530noreply@blogger.com